Kitap Tanıtımı: OSMAN KARATAY - TÜRKLERİN KÖKENİ



Son yıllarda eski Türklükle ilgili araştırmalarını ileri düzeylere taşıyan Osman Karatay geleneksel bilim düşüncesini sorgulayan ve yorumlardan bağımsız bir tutum sergileyerek bilimsel kaynakları okumuştur. Alışılmışın dışında batıdan doğuya doğru bakarak yepyeni sonuçlara ulaşmasıyla “Türklerin Kökeni” isimli eserini ortaya çıkarmıştır.  Bu eser, yazarın daha önceden yayımlanmış “Hırvat Ulusunun Oluşumu, İran ile Turan ve Bey ile Büyücü” kitaplarında dile getirdiği ayrıntıların harmanlanmasıyla ortaya çıkmıştır. Kesinlikle önceki kitapları tekrar eder nitelikte değildir. Türklerin Kökeni engin bir bilgi birikiminin ve gece gündüz aralıksız süren çalışmaların bir meyvesidir (Küpeli).

Türklük çalışmalarının bir kaynağı olarak görülen Çin kaynakları hakkında fazla beklentiye sahip olmamamız gerektiğini söyleyen yazar, Çince’nin doğal bir süreç içinde 2000 yıldır büyük bir ses değişikliğine uğradığını vurgulayarak, o dönemki yazılanların şimdilerde daha farklı anlaşılabileceğine dikkat çekmiştir. Günümüzde bir yazar için eski çağlar hakkında köken araştırmaları yapmak kaynak kıtlığı nedeniyle büyük problem teşkil etmektedir. Bu yüzden bütün araştırmacılar Çin kaynaklarını kullanmaktadır. Fakat Osman Karatay, Türklüğün kökenleri için Çinlilerin yazdıklarından başka kaynakların da olabileceğini bizlere bu kitapta göstermiştir.

Yazara göre tarih sahnesine Orta Asya'da çıkan Türklerin ataları, Mezopotamya ve Batı İran'dan gelmektedir. Dünya üzerinde 180 milyon Türkün yaşadığını vurgulayan yazar, kökenlerimizi araştırmanın illaki Türk kelimesinin köklerini araştırmak olmadığını söylemiştir. Yazara göre Türklerin anayurdunu daha batıda Hazar Denizi'nin kuzeyine kadar uzanan bölgede aramak daha makuldür. Nitekim Karatay, bu tespitini sınamak maksadıyla kitabın birkaç bölümünde Türk dilinin Ural-Altay dil ailesi içindeki yerini tartışmış, hatta Türkçedeki bazı temel kelimeleri Moğolca ve Macarca ile karşılaştırmıştır. Buradan da Türkçenin Moğolcadan ziyade Macarca ile daha fazla ortak kelimesinin olduğu sonucuna ulaşmıştır. Bizleri Ural-Altay dil kuramı hakkında tekrar düşünmeye sevk etmiştir. Yazar buna benzer pek çok savını ortaya koyarken diller arasındaki kelime karşılaştırmalarını bir kaynak olarak göstermiştir.  Türk tipinin de ele alındığı kitapta, sarışın ve mavi gözlü olmanın da Türkler arasında yaygın olabileceği savını ortaya atmıştır.

Kripto Yayınları’ndan çıkan, klasik şablonlara uymayan bir kitap “Türklerin Kökeni”. Konular kronolojik bir sırayı takip etmiyor. Sadece başlığına bakarak kitabı eline alanlar ise kitabın içeriğinde umduklarını bulamayabilirler. Her ne kadar yazar bu durumun eserin doğasından kaynaklandığını söylese de başlık ve içerik birbirini destekler nitelikte değildir. Fakat farklı pencereden bir yorum okumak, sıradan varsayımlara yeni bir bakış açısıyla bakmak isterseniz “Türklerin Kökeni”ni edinmelisiniz.

İyi okumalar.

Kaynakça

Küpeli, Ö. (tarih yok). Türklerin Kökeni. Karam, 59.






Yorumlar